Dijitalleşme insan kaynaklarının yerini alacak mı?

Salgın, önceliklerin yeniden düzenlenmesine yol açtı ve yapay zekâ, otomasyon, e-öğrenme, dijitalleşme, teknoloji çözümleri ile sanal iş akışlarının benimsenmesini hızlandırdı. Birkaç ay öncesine kadar dönüşüm birçokları için oldukça yavaştı. Bugün, karşı karşıya olduğumuz bu salgının, dijital dönüşüm için en büyük katalizör olduğu ortaya çıktı. McKinsey tarafından yayınlanan bir raporda belirtildiği gibi salgın, şirketlerin sekiz hafta içinde dijitali benimsemede beş yıl ileriye gitmesine neden oldu. Salgının işletmelere öğrettiği şeylerden biri, hız, esneklik, içgörü ve yeniliği mümkün kılan teknoloji çözümlerinin kritik önemidir.  Teknoloji, herhangi bir işletme için yeni bel kemiğidir. Sadece “sahip olunması gereken bir şey” değil, aynı zamanda hayatta kalmak ve gelecekteki başarı için “olması gereken” bir zorunluluktur.

Her sektör pandemiden derinden etkilenmiş olsa da insan kaynakları dünyası bu virüsle krizin merkez üssü hâline gelmiştir. İK’nın işin geleceğine yönelmesi ve çalışanları gelecek on yıla hazırlamak için kuruma liderlik etmesi gerçeği belirmiştir. Bundan böyle İK profesyonellerinin İK teknik ortamı hakkında ayrıntılı ve güncel bir genel bakışa sahip olmaları, yeni teknolojilerin nasıl çalıştığını hızlı bir şekilde öğrenmeleri gerekir. Teknoloji insan kaynakları çalışanlarının yerini almayacaktır; sadece bir İK’cının yaptığı birçok görevin yerini alacaktır. İK’nın “insan” için daha fazlasını yaptığı görülecektir. Bu nedenle İnsan kaynaklarının “insani” yönü, şimdi ve hatta gelecekte ihmal edilmemelidir.  İnsanı odağa alarak süreçler geliştirilmelidir.

İşe alımdan çalışan deneyimine, performans yönetimine ve yetenek yönetimine kadar yapay zeka, İK’yı dönüştürme potansiyeline sahiptir. Peki yapay zeka, insan kaynaklarını nasıl dönüştürmektedir?

İşe alım

Yapay zekâ destekli işe alım süreçleri, adayların profillerine ilişkin kavrayışlara izin vererek işverenlerin iş rolü için uygun adaylar bulmalarına, veri odaklı öngörülere dayalı kararlar almalarına ve HiPot (Yüksek potansiyel) çalışanlarını elde tutma önlemleri sunmalarına olanak tanır.

Çalışan deneyimi

İK’nın geleceği çalışan deneyimi ve kişiselleştirilmiş katılım üzerinde yoğunlaşacaktır. Örneğin, diğer çalışanlarla bağlantı kurmak isteyen veya daha fazla kurumsal bilgi arayan yeni çalışanlar nereye gideceklerini bilemeyebilir. Dijitalleşen İK sistemi, yeni çalışanın aradığı bilgilere ulaşmasını ve sorularının hızla yanıtlanmasını sağlar.

Yetenek yönetimi

Pandemiyle birlikte kurumlar maliyetlerini optimize etmeye, aynı zamanda işleri için kritik olan kişileri elde tutmaya çalışır. İnsan kaynaklarına da yeteneklere erişilebilirliği sağlamak, işten çıkarmaları azaltarak ve ekipler arasında uyumu kolaylaştırarak verimlilik için doğru dengenin elde edilmesine yardımcı olmak düşer.

İK için yeni yetenekler edinme çok kritik ve önemlidir. Yetenek edinme sürecinde yapay zeka kullanmak sadece süreci daha hızlı hâle getirmez, aynı zamanda daha sağlıklı kararlar almaya ve yanlış kararlar nedeniyle ortaya çıkan fazla maliyetten tasarruf etmeye yardımcı olur. Yetenek edinme yazılımı, başvuru sahiplerini tarar, aranılan yeteneği bulur ve değerlendirir. Ya da yeni bir proje için çalışan sayısının çok olduğu kurumlara, Türkiye veya dünya geneline dağılmış bir yapılanmaya, binlerce çalışanı arasından proje için en uygun yeteneğin kimler olduğunu bulmaya yardımcı olur. İnsan kaynakları profesyonelleri performansı açığa çıkarma ve kurum içindeki yıldız çalışanları bulmada hangi yazılımı önerdiğimi sorduklarında İş Bankası’nın iştiraki, yüzde yüz yerel sermayeli yazılım şirketi “Softtech” tarafından geliştirilen “Diamond” isimli insan analitiği yazılımını öneriyorum. Çünkü Diamond, doğru pozisyona doğru çalışanı eşleştirmede kolaylık sunduğu gibi çalışanlar arasındaki yıldızları bulur. Çalışanların hangi role % kaç uygun olduklarını görselleştirir. İnsan kaynakları analitiği alanında yer alan tüm verileri kişilik envanteri analizleri ve yetkinlik sonuçları ile birleştirir, anlam katarak görselleştirir. Kişilik envanterini otomatik olarak yorumlar ve çalışanların yetkinliklerini belirler. Bu çok büyük bir avantajdır. Diamond gibi bir yazılım olmasaydı bunu manuel olarak yapmak çok zor olacak, analiz ve karar süreci uzayacaktı. Ayrıntılı bilgi almak isteyenlerin https://www.ikanalitigi.net sayfasını incelemesini tavsiye ederim.

Yetenekli çalışanları bir şirkette tutmak işe almak kadar zordur. Bu nedenle, çalışanların ihtiyaç ve gereksinimlerini anlamak çok önemlidir.  Yapay zeka, çalışanların ihtiyaçlarını analiz edebilir ve tahmin yapabilir. Yapay zeka, yetenek yönetiminden işe alıma ve çalışan deneyimine kadar İK’yı dönüştürme potansiyeline sahiptir.

Çalışanların eğitimi

Bugün sürekli değişen teknolojik dönemde, bilginin sürekli güncellenmesi gerekir.  Tüm çalışanlar öğrenmeye ve mesleki becerileri geliştirmeye devam etmelidir. Yapay zeka, tüm çalışanlar için eğitim programlarını başarılı bir şekilde planlayabilir, organize edebilir ve koordine edebilir.

İdari görevlerin otomasyonu

İK’nın maaş, bordro, izinler, rapor oluşturma, çalışan verileri, veri yönetimi gibi günlük olarak gerçekleştirmesi gereken, sürekli tekrarlanan, zaman alan görevleri vardır. Yapay zeka tüm bu görevleri otomatikleştirerek İK çalışanlarının daha çok insan ilişkilerine odaklanmasına yardımcı olur.

Değişim çağını yaşarken mevcut durumda sabit kalmak için yanlış bir zamanda yaşadığımızı söylemek mümkündür. İK’nın bu yeni manzaradaki kritik rolünü düşünmeye başlama zamanıdır. Kültür ve insanlara odaklanmış bir dönüşümden geçtiğimiz için İK dönüşümünü iş dönüşümüyle hizalamak gerekmektedir. Bu bağlamda, rolleri yeniden tanımlamalı, becerilerdeki değişiklikleri kabul etmeli ve işgücünü gelecekteki iş ihtiyaçlarına cevap verebilecek doğru beceri ve davranışlarla donatmalıdır. Artık sadece ayak uyduran değil aynı zamanda oyunun önünde duran bir İK anlayışına ihtiyaç var. İK’yı dijital bir fonksiyon hâline getirmenin zamanı geldi. Bu nedenle en iyi teknoloji çözümlerini, iş birliği araçlarını benimsemeli. Hangi teknoloji platformlarının işletmeleri güçlendirebileceğini seçmek, işletmelerin verebileceği en önemli karar olsa da Softtech’in insan kaynakları alanında yaptığı dijitalleşme uygulamalarını mutlaka incelemeli.  İnsan kaynakları teknolojik değişime kolay adapte olarak, çevik hareket ederek rekabette öne geçmeli.