Evden çalışma ile artan sanal taciz

Pandeminin patlak vermesinin ardından dünyada kurumlar evden çalışma modeline geçti. Ülkeler kısıtlamaları kaldırmasına rağmen birçok işletme evden çalışmaya devam etmeyi tercih etti. Beklenti, evden çalışmanın pandemiden daha uzun sürmesidir. Evden çalışma modelinde istihdamla ilgili çok sayıda sonuç oluşmaya başladığı gibi bazı kilit konular da ortaya çıkmaya başladı. Onlardan biri, evden çalışmada beliren “cinsel taciz”dir. Cinsel taciz suçunun en çok rastlandığı alanlar cep telefonları ve internet ortamlarıdır. Çalışanların garip saatlerde istenmeyen telefon görüşmelerine, aşırı aramalara, mesajlara, video görüşmelerinde ısrara, rahatsız edici konuşmalara, yorumlara maruz kalması gibi yeni tür cinsel tacizlerin ortaya çıkması yönünde makul bir ortam oluşmaktadır.

Sosyal medyada birbiriyle bağlantıda olan çalışma arkadaşları arasında da bu durum yaşanmaktadır. Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanılmaktadır. Örneğin; çalışma arkadaşınızın Facebook’ta arkadaşlık isteğini kabul ettiniz. Gerçekte çok samimi değildiniz ancak kabalık etmemek için arkadaşlık teklifini geri çevirmediniz. Yeni Facebook arkadaşınız, fotoğraflarınızı beğenmeye ve yorumlar yapmaya başladı. Hatta çok güzel göründüğünüzü söyleyip iltifatlar etmeyi sürdürdü ya da WhatsApp’tan sıkça mesaj göndermeye başladı. Evden çalışmayla gittikçe artan bu ve benzer vakalar, aynı takımda olduğunuz çalışma arkadaşınızın cinsel tacizi sayılır mı sorusunu gündeme getirmeye başladı. Cinsel taciz suçunu, sadece fiziksel taciz temelli olarak algılamanın doğru olmayacağını gösterdi.

Şirketler sanal taciz için hangi önlemleri almalı?

Evden çalışma hâlâ gelişen bir model. Artan kabulü ile birtakım zorluklar ortaya çıkmakta, işyerinin bilinen paradigmaları yeniden tanımlanmaktadır. İşletmeler bir çalışanın evden çalışmada yapıp yapamayacaklarını belirleyen, çalışanların sorularını dikkate alan iyi tanımlanmış evden çalışma politikalarına sahip olmalıdır. Şirketlerin, sanal platformlarda iş arkadaşları arasındaki iletişimin kurallarını belirlemeleri, tüm sanal kanallarda sürdürülmesi gereken saygılı davranış beklentilerini iletmeleri, sanal tacizin boyutunu ele almak için cinsel taciz politikalarını gözden geçirmeleri, bu amaçla kaynak niteliğinde bir kılavuz oluşturmaları gerekmektedir. Şirketler, çalışanları arasında birbirlerini rahatsız edecek içerikler konusundaki tutumunu paylaşmalı, cinsel taciz politikasını oluşturmalıdır. Çalışanların endişelerini dile getirmeleri için güvenli bir alan oluşturmalı, çalışanlara verilecek destek ve bakım konusunda güven vermeli ve farkındalığı artırmalıdır. Cinsel tacize uğrayan mağdurların kendilerine yapılan bu tür hareketlere katlanmak zorunda olmadıklarını belirterek Türk Ceza Kanunu’nun 105. Maddesindeki “cinsel taciz suçu” hakkında bilgilendirmelidir.