Ofislere Dönmeye Hazır mıyız?

Dünyanın en büyük şirketleri işe dönme zamanının geldiğini söylüyor ve işgücünü geri çağırmaya hazırlanıyor. Otomobil üreticileri 20 Nisan ya da 4 Mayıs’ı hedefliyor. Finans, perakende gibi sektörlerde de işe geri dönme planları yapılıyor. Çin ekonomisi son haftalarda normalleşme çabası içinde. Türkiye’de de tüm sektörler için kapsayıcı bir ofise geri dönme kararı alınması hâlinde işe dönüşün diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi şu sonuçları oluşturması bekleniyor ve atılması gereken adımlar şu şekilde sıralanıyor:

İşverenlerin işe dönüş planlarının coğrafyaya bağlı olarak değişebileceği belirtiliyor.

İşe dönüşün kademeli bir şekilde gerçekleştirilmesinin önemine değiniliyor.

İşverenler, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu uyarınca güvenli bir işyeri sağladıklarından emin olmakla yükümlü. Şirketlerin ofise geri dönüş çağrısıyla çalışanlar için yaygın olarak COVID-19 testlerini yapabilmesi gerekiyor. Çalışanların ve müşterilerin sağlığını korumak ile iş sürekliliğini sağlamak arasındaki dengenin kurulması önem kazanıyor.

Şirketlerin çalışanlara öksürük veya nefes darlığı gibi COVID-19 belirtileri olup olmadığını sormalarının ve ateşlerini ölçmelerinin yasal olduğunu sağlamak gerekiyor. Sosyal mesafenin korunmasının ve maske takılmasının devamının ele alınması ile şirketlerin, çalışma alanlarını kapsamlı bir şekilde temizlemelerinin ve dezenfekte etmelerinin yanı sıra, fabrikalara ve ofislere girip çıkarken çalışanları ayrı tutmasının önemine değiniliyor.

Dünyada çalışanlarını ve müşterilerini virüs taramasından geçirebilmek için kendi şirketi için test almaya çalışan yöneticiler bulunuyor. Amazon CEO’su Jeff Bezos da ekonomiyi yeniden çalıştırmak için dünya çapında koronavirüs kitle testlerinin yapılması gerektiğini söylüyor.  Düzenli test yapılmasının hem insanları güvende tutmaya hem de ekonomiyi yeniden canlandırmaya yardımcı olacağı belirtiliyor. Yurt dışındaki bazı şirketlerin tedbir amaçlı kızılötesi vücut tarayıcıları satın almak için görüşmelerde bulunduğu belirtiliyor.

Aylardır “fiziksel uzaklığı sağlayın” uyarısı alan insanların ofiste normal yaşamlarına dönmelerinin ya da açık ofiste çalışmalarının kolay olmayacağı belirtiliyor. Çalışanları ofise dönmenin güvenli olduğuna ikna etmenin zaman alacağı belirtiliyor.

Evden çalışmaya uygun olan çalışanlar için bu iş modelini kalıcı hâle getirmek önem kazanıyor. Salgın sonrası evden çalışma bazı meslekler için kalıcı hâle gelecekken bazı meslekler için haftada 3-4 gün çalışmak söz konusu olacak. Her halükârda çalışma sürelerinin kısalacağını ve iş ekosistemi oluşturmanın kaçınılmaz olduğunu hatırlamak gerekiyor. Şirketlerin “esneklik” tanımını yapması ve esneklik politikaları oluşturmaları gerekiyor.

Karantina sürecinde online alışveriş eğilimi artan insanların alışveriş merkezlerine ilgisinin ne olacağı merak ediliyor. Çin iktisatçısı Bo Zhuang “Büyük bir iç talep şoku var. Bu bize Çin’de karantina kaldırıldıktan sonra bile, insanların tüketmek için temkinli olduğunu söylüyor. Alışveriş merkezleri açık ama tüketmiyorlar” açıklaması yaparak tüketici alışkanlıklarının kısa sürede normale dönmeyeceğine işaret ediyor.

Perakende endüstrisi sismik bir değişim geçiriyor. Alışverişin yeniden başlamasıyla perakendecilerin tüketici alışkanlıklarına bakması, yeni alışkanlıklara adapte olmaya çalışması ve sonuçları değerlendirmesi gerekiyor. Örnek; müşterilerin mağazaya girme korkusu yaşaması, bir müşteri tarafından denenen bir kıyafetin başka bir müşteri tarafından denenmek istenmemesi. Online alışverişte iade edilen ürünlerin yeniden satılamaması gibi.

Sağlık hizmetleri, berber dükkanları, diş hekimleri gibi alanlarda talep birikmesi bekleniyor.

Restoranlar, cafeler gibi yerlerde insanların uzun süre birlikte yemek yemek ya da yemek almak için dışarı çıkmak konusunda endişeli olması bekleniyor. Sosyal mesafe korunarak verilecek hizmetlere olan ilginin izlenmesi gerekiyor.

İnsanların yeni otomobil ve yeni ev satın almaya başlamasının zaman alacağı belirtiliyor.

Havayolları, turizm, eğlence gibi bazı endüstriler için işlerin kısa sürede normale dönmeyeceği bekleniyor.

Rekabet anlayışı değişiyor. Bugün rekabet aynı sektörden gelmiyor. Ancak, işletmeler en önemli rakiplerini aynı endüstrideki diğer şirketler olarak tanımlıyor. Örneğin bankacılık endüstrisinde bir bankaya rakip olanlar sadece diğer bankalar değil, aynı zamanda Apple Pay, Google Cüzdan, Alibaba ve hatta postanelerdir.

“Pandeminin ne kadar süreyle iş dünyasını etkileyeceğini düşünüyorsunuz?” anketime 250 kişi katılım gösterdi. Sonuçlar en çok değerlendirme alan şıkka göre şu şekilde oldu:

12-18 ay %40
6-12 ay %33
3-6 ay %15
0-3 ay %12

“Salgın sona erdiğinde evden çalışmaya devam etmek ister misiniz?” anketime ise 408 kişi katılım gösterdi.

Evet %63
Hayır %50
Ofis+ ev karışımı bir çalışma modelinin gelişmesine, işlevsel olacağına yönelik öneride bulunlar oldu.

Tüm güvenilir araştırma sonuçlarının ortaya koyduğu gibi insan kaynaklarında zihniyet değişikliği kaçınılmaz bir hâl alıyor. Bu alanda yapılacakları kısa sürede belirlemek gerekiyor.

Şirketler ve çalışanlar için öğrenme / öğrenme kültürü oluşturma ve beceri setlerini geliştirme öne çıkıyor.

İşe alım yöntemleri ve adaylarda aranan kriterler değişiyor.