Statüko en tehlikeli rakiptir

Şirketleri zarara uğratacak, itibarına zarar verecek adımlar ve kararlar üzerine her kademedeki çalışan hesap verebilir olmalıdır. Suçluları sürekli başka yerde aramak, bakılması gereken yerden göz kaçırmak, bir kesimi dokunulmazlık zırhıyla korumak yanlıştır. Statükoya teslim olan kurumlarda sıkça karşımıza çıkan bu durum kurum içi adalet, güven duygusuna ciddi zararlar vermektedir.

Statükoya meydan okumak kolay değildir. Mevcut durumunu sürdürmekten yana olanlar, makam, mevkiini koruyarak maaş ve primini alanlar, aslında kendini engelleyenlerdir. Statükocular için korunacak menfaatler, değişim ile gelecek yeniliklerden çok daha önemlidir. Statükoyu var gücüyle savunanlar, yapılan yanlışları kasıtlı olarak görmeyenler, düzeltilmesi için de en ufak gayret göstermeyenlerdir. Geleceği öngören ve mevcut durumu geliştirerek geleceğe giden yolun gereklerini yapmaya çalışanlara alan açmayan statükocular, üst yönetime alan açıyormuş gibi davranırlar.

Statüko, hem profesyonel hem de kişisel hayatta çok yaygın bir sorundur. Kurumları ve bireyleri olduğu gibi kalmaya ikna eder. Aslında en tehlikeli rakiptir. Şirketlerin enerjisini düşüren, işlerin gelişmesini sağlayacak değişim odaklı girişimleri etkisizleştiren bir tür kurumsal hâlsizliktir.