Kurumunuzda sağlıklı iletişim kurmaya özen göstermeyenler var mı? Hatalı iletişim yöntemlerini uyarılara rağmen sürdürenler? Kişiye göre kişilik değiştirenler? “Doğru ve etkili iletişim kurmayı” elit bir davranışmış gibi hissettirenler? Belli bir kesime mal edip, görev addedenler? Doğru iletişimi sadece kurumsal iletişimden bekleyen, aynı sorumluluğu kendinde hissetmeyen birimler ne zaman düzelirler?
İletişim; sadece kurumlarda mı? Değil elbette… Sınıfta, toplantıda, okulda, alışverişte, trafikte, hastanede, hayata temas eden her yerde. İletişimsizliğimiz ise hep gündemde. Dinleme becerisini etkin kullanamayışımız, “anlaşıldım” duygusunu yaşayamayışımız, diyalog eksikliğine maruz kalışımız da… İletişimin önemini toplumsal hayata-tabana, çalıştığımız kurumun her alanına yayamıyoruz. Çünkü; belli bir camia tarafından doğru ve etkili iletişimin zor olduğuna inandırılıyor, iletişimi çok yukarıda konumlandırıyoruz. Tabana yaymak için çok mu havalı davranıyor, boşuna deneme başaramazsını mı hissettiriyoruz?
Kurumsal iletişim, çalışanların iletişimlerini geliştirmeye yardımcı oluyor. Doğru iletişim bilinci, şirketin her kademesinde aynı düzeyde oluşmuyor. Kimi farkındalık içinde kısa sürede toparlanıyor. Kimi de “Ben böyleyim, beni böyle kabul et” ile direniyor. Kurumsal iletişimciye her durumda gerçekleri söylemek, eksikleri gidermek, harekete geçmek, “aykırı ses” dense de değişime öncülük etmek düşüyor.
Yönetimler kurumsal iletişimcileri dinlediğinde, önerilerine açık olduğunda ve hareket alanı açtığında şunlar oluyor:
- Hedef kitleyi doğru anlamak
- ‘Biz’ ortamı sağlayan güven kültürü oluşturmak
- Kriz anında ne yapacağını, hangi mesajları vereceğini bilmek
- İtibar yönetimini yapmak. Bunu yaparken diğer bütün departmanlarla birlikte çalışmak hatta onlara yol göstermek
- Tüm işlerde görselliğe, Türkçe’nin doğru kullanılmasına önem vermek
- Her şeye basın bülteni yazdırmamak, haber değeri taşıyan konuları yakalamak
- Markanın değeri olan “tema”nın çalışanlar tarafından benimsenmesini sağlamak. Bu değeri dışarıda da sürekli vurgulamak
- Çalışanın iç müşteri, iç paydaş olduğundan yola çıkarak mesajları ve faaliyetlerini buna göre düzenlemek
- Kurum kültürünü yerleştirebilmek
- Kurumun basında iyi bir üne sahip olmasını sağlamak
- Röportajlar ve açıklamaları bir kurala bağlamak
- Pazarlama iletişimi, yönetimsel iletişim ve iç iletişime yönelik faaliyetlerde bulunmak.
- Stratejik iletişim planı oluşturmak, iletişimi sürekli kılmak
- Kampanyaları doğru yönetmek
- Reklam kampanyalarında soyut kavramlar üzerine gidilecekse kampanyaya daha büyük bütçe ve daha uzun zaman ayrılacağını, somut kavramlarla hazırlanacaksa daha az bütçe ve zamana ihtiyaç duyulacağını anlatmak
- Hedef kitleye göre hangi iletişim araçlarını tercih edeceğini bilmek
- Hedefleri değerlere göre belirlemek
- Anlamlı ve farklı içerik üretmenin önemine inanmak
- Yapılan iletişim faaliyetlerine paydaşların verdiği tepkileri tespit etmek
- Müşterilerle ilişki kurmak, kamuoyundan gelen soruları yanıtlamak
- Kurumu doğru konumlandırmak
- Müşterilerin kurum hakkında sosyal medya ve webde söylediklerini izlemek. Hatalı yayınlara ya da bilgi taleplerine yanıt vermek
- Çalışanların kurumla ilgili sosyal medya kullanımını teşvik etmek
- İç iletişimde şeffaflığı önemsemek
- Kurumun, ürünlerinin ve hizmetlerinin farkındalık ve anlayışını artırma amaçlı yayın (dijital ya da basılı) oluşturmak
- Basılı materyallerin üretilmesini sağlamak
- Kurumun web sitesini ve sosyal medya varlığını yönetmek
- Bütçeyi verimli kullanmak
Kurumsal iletişim departmanı; yatırımcıların, çalışanların ve halkın bir şirketi nasıl algıladıkları konusunda kilit rol oynuyor. Söylediği her şey markaya ve şirket kültürüne yansıyor. Organizasyon şemasındaki yeri karıştırılsa da genellikle genel müdüre doğrudan rapor veriyor. Yönetimle kurumsal iletişim arasında organik bir bağ bulunuyor. Kurumlar gelecek planlarını oluştursa da, gelecekte nereye evrileceklerine yönelik stratejiler hazırlasa da bu planları dış dünyaya kurumsal iletişimciler aktarıyor. En üst yönetimle iletişim içinde olmalılar ki yönetimin mesajlarını doğru anlayıp aktarabilsinler. Yönetimlerin kurumsal iletişimcilerin adeta danışmanlık yaptığını kavradığında onları daha sık dinleyeceklerine inanıyorum. Dinlemedikleri konuların da kriz olarak er geç karşılarına çıkacağına…